BU VATAN ASKERİMİZE EMANETTİR ONLARA DESTEK ÇIKALIM
   
  hosgeldiniz mehmet
  fıkralar
 

Köklü sülale

Temel palavra atiyordu:Bizim sülale Yusuf peygambere kadar dayanir.Dursun itraz etti:Amma da attun.nerde ise sülalenin Nuh'un cemisine bindigunu söyleyeceksun !Yok canim,bizim kendi takamuz varmis.



Tünel

Tren tünele girmisti.Aradan 30 saniye bile gecmemisti ki Dursun mirildanmaya basladi:uyy,tünelin bu kadar uzununi da hic cörmemistum...Temel itiraz etti:Pilmeymisun,biz en son vagonda cideyruz,hacan ondan sana uzun celeyi..



Kulak

Temel. iki kulagin da yanik olarak doktora kosar:Ütü yapiyordum,telefon caldi. Telefon diye ütüyü kulöagima götürünce yandi der.Doktor öbür kulagin nasil yandi peki? diye sorar.onu da cankurtaran cagirirken yaktim !



Terslik

Temeli,merak salmis,omuzuna dövme yaptirmaya karar vermis. " Temel " yazacaksin demis,dövme ustasina...Dövme bitince hevesle eve gelmis.Dogru aynanin karsisina gecmis...Bakmasiyla ile haykirmasi bir olmus...Hay Allah kahretsin.Ters yamis adam yaziyi...



Söförsüz Cideyi

Temel'le Cemal yillar önce Almanyanin Berlin sehrine gitmislerdi.Iki katli bir otobüse binip yola koyuldular.Az sonra Temel yukari kata cikti.Ama cikmasiyla inmesi bir oldu:Ula Cemal,dedi.Yukardaki otobüsün soförü yok! Kendi kendine cideyi otobüs da ! ...



Kuyruk

Ögretmen 1. sinifta okumayi yeni söken kücük Temel'e sordu:Fare kelimesinin harflerini söyle bakalim...F,a,r Ögretmen dahasi var...Sonunda ne var?Kücük Temel biraz düsündükten sonra cevap verdi:Kuyruk

Temel ve Fadime arkadasinin evine gitmis.Geç saatlere kadar oturmuslar ve çok kötü bir yagmur baslamis.Ev sahibi Temel'e:

Temel ve Fadime arkadasinin evine gitmis.Geç saatlere kadar oturmuslar ve çok kötü bir yagmur baslamis.Ev sahibi Temel'e:-Bu gece bizde yatin yarin gidersiniz demis.Temelin yatagini hazirlamislar.Fakat Temel gözden kaybolmus.Sonra kapi çalmis Temel'i sirilsiklam gören ev sahibi nereye gittin demis.Temel sakin bir sekilde:-Eve ciddum pijamami aldim ve celdum demis



Temel bi gün kahveye girmis. Üstü basi yirtikmis. N'oldu diye sormuslar. Temel :

-Kaynanami gömdük.

Kahvedekiler:

-Iyi de bu halin ne?

-Biraz direndi de.



Mahkemede hakim Temel´e soruyor:
-Kiminle evlisin?
Temel yanitliyor
-Bizum kariyla hakim bey
Hakim sinirleniyor
-E, herhalde, sen hic erkekle evlenen duydun mu?
-Duydum tabi, nasil duymadum?
-Kim?!?!?!
-Bizum kari...



Temel gurbetteyken bir cocugu olur. Kendisine müjde verilir ama cocuga ad
bulamadiklari da söylenir. Temel gönderdigi mektupta kararini bildirir:
"Madem ad bulamayisunuz, penum adimu verun. Pundan sonra adsuz yasamaya
calisirum.



Temel, acemi er egitiminde devamli saga dön, sola dön, geriye dön derken o
kadar alismis ve sevmis ki, ilk hafta sonu sehre indiginde:
- Pöyle tümtüz yürüyeysun cok sikici olayi.





Temel, Cemal ´e yolda rastlar:
- Pu halin ne, pi teri pi kemic kalmissin.
- Peyun ameliyatu oldum, yirmi cilo verdim.
- Uyy, sente o kadar peyun var miydu?



Temel otelde kaliyormus. Bara inip birseyler içmek istiyormus ama içkiyi ismarlarken laz oldugunun anlasilmasindan çekiniyormus. geçmis aynanin
karsisina baslamis prova yapmaya:
-Bana bir fisku...Yok böyle anlarlar..
-Bana bir raki...Yok böyle de anlarlar..
-Bana bir bira...Hah, tamam. Böyle anlamazlar.
demis ve bara inmis. Barmene seslenmis:
-Barmen, bana bir bira.
Barmen Temeli biraz süzdükten sonra sormus:
-Sen laz misin?
Temel büyük bir saskinlikla:
-Uyyy nasil anladun, daa?
Barmen:-Burasi resepsiyon. Bar karsida.



Temel dolasirken evlerden bTirinin penceresinde bir papagan görmüs. Pencereye yanasmis ve mirildanmis: Allah Allah, ne ilginç kus! Temel'in kendisine
hayretle baktigini gören papagan da " Ne bakiyorsun, hemserim? "diye seslenmis. Temel o saskinlikla karsilik vermis:

-Afedersun, hemserum. Ben seni kus sandiydum.



Ali annesine heyecanla sordu,

Anne, bizim maymunlar soyundan geldigimiz dogru mu?
-Babana sor, o ailesini benden daha iyi bilir...



Delinin biri hastanenin bahcesinde el arabaasini ters cevirmis ve surmeye ugrasiyormus.Bunu goren doktor;"oyle surulmez,duzeltsene arabayi" Deli hemen cevap verir; "Gecen gun senin dedigin gibi surdum aksama kadar kum tasittirdilar,enayimiyim ben.





Arabasini park edip lokantaya giren adam, ciktiginda arabasini akordeona dönmüs bir halde bulur.
Cam sileceginin altinda bir kagitt vardir. Kagidi actiginda, su satirlala karsilasir:
-Ön vitesle geri vitesi karistirip arabaniza sert bir sekilde carptim. Arabanizda gördügünüz gibi cok büyük bir hasar var. Olayi gören kimseler de su an, ben bu satirlari yazarken cevremde toplanmis bulunuyorlar ve bu kagida adimi ve adresimi yazdigimi saniyorlar. Ne halin varsa gör, o kadar enayi degilim

did10.gif

h_3_1_.gif

balikci.gif

Ağa ile ırgatı köyden kasabaya giderken...Bir ara ağanın aklına bir muziplik geldi :
-Bak, dedi, şu yol kenarında ineklerin bıraktığı tezekleri yersen...Bu arabamı da, atları da, koşumları da sana veririm.Senin olsun.
Irgat gıcır gıcır arabayı, atları, koşumları görünce, düşünmedi bile...Tezeğin hepsini yiyip bitirdi.
Kasabaya gittiler, alışveriş yaptılar, dönerken...Ağa birden düşünceye daldı."Muziplik derken, araba da, at da, koşumlar da gitti"diye :
-Bana bak, dedi, arabayı, atları, koşumları geri istiyorum.Kaça verirsin?
-Para filan istemem.Aldığım fiyata veririm,ağa...
-Yani?
-Yanisi şu ; Bak karşı kenarda duran tezekleri gördün mü?Sen de onları ye!Al arabayı, atları koşumları!...
Baktı başka çare yok, ağa da eğildi, zorlana zorlana yedi tezekleri...
Tam köye yaklaştıkları sırada ırgat gülmeye başladı kendi kendine...
-Ne gülüyorsun, diye sordu ağa, bir şey mi var?
-Nasıl gülmem, ağam?Biz yola çıkarken bu araba da, bu atlar da, bu koşum da senindi.Şimdi yine senin...Peki, öyleyse biz o tezekleri niye yedik?

Karısı hamile olan bir adama işyerinde aniden bir telefon gelmiş: "Beyefendi, bir bebeğiniz oldu acele hastahaneye geliniz" diye. Heyecanlanan adam hemen hastahanenin yolunu tutmuş. Doğum bölümüne gştmiş. Kendisini bir hemşire karşılamış. Adam durumu anlatınca hemşire: "Beyefendi, evet doğru bir çocuğunuz oldu ama malesef sakat doğdu" demiş. Habere çok üzülen adam: "Olsun çocuğumu gösterin bana" demiş. Hemşire: "Beyefendi, görmeseniz daha iyi olur çünkü çocuğunuz çok ileri derece spastik" demiş.
Adam yinede: "Olsun o benim evladım, görmek istiyorum" diye diretmiş. Hemşire: "Peki öyleyse" deyip spastik çocuklar bölümüne geçmiş. Adamda peşinden gitmiş. İlk bölümde kolsuz çocuklar varmış. Adam: "Çocuğum burada mı?" diye sormuş Hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz ilerideki bölümlerde" diye yanıtlamış. Bir sonraki bölüme geçmişler. Buradada bacağı olmayan bebekler varmış. Adam yine: "Çocuğum burada mı hemşire hanım?" diye sormuş. Hemşire yine: "Hayır beyefendi, çocuğunuz daha ilerdeki bölümlerde" diye yanıtlamış.
Bir bölüm daha geçmişler buradada hem kolu hem bacağı olmayan çocuklar varmış Adam yine heyecanla: "Buradamı çocuğum?" demiş. Fakat hemşire yine: "Hayır beyefendi" diye yanıtlamış. Üzülen adam bir sonraki bölüme geçmiş. Bu bölümde ise sadece kafa olan çocuklar varmış. Adam yine hüzünle: "Hemşire hanım, artık sanırım burada çocuğum" demiş. Fakat hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz şimdi gideceğimiz bölümde, fakat isterseniz gitmeyelim çünkü çocuğunuzu görünce çok kötü olabilirsiniz" demiş. Adam yine ısrarla: "Hayır, ne olursa olsun o benim çocuğum" demiş. Hemşire "Peki o zaman" deyip bir sonraki bölüme gitmiş. Bu bölümdeki oda bomboşmuş. Sadece odanın ortasında bir masa, masanın üstünde bir kavanoz, kavanozun içindede bir kulak duruyormuş. Adam hemen: "Bu mu benim çocuğum?" diye sormuş. Hemşire üzüntüyle: "Evet beyefendi, ama malesef çocuğunuz sağır" demiş.

hayatından bıkmış adam :_)

Stresten bıkmış adamın biri, uzun bir deniz seyahatine çıkmış. Fakat şanssızlıktan gemi batmış ve sadece bu adam kurtulabilmiş. Günlerce minik bir tahta parçasının üstünde denizde yol aldıktan sonra minik bir adaya gelmiş. Adam daha ne olduğunu anlamadan yerliler bunu almış götürmüşler. Adam yüzlerce yamyam yerlileri görünce: " Eyvah, boku yedik." demiş. Tam ağlayacağı sırada gökten " Hayır evladım, boku yemedin" diye acayip ve gür bir ses gelmiş. Şaşıran adam: "Sen kimsin ya?" demiş. Yine aynı gür ses "Ben ulular ulusu efendi manitu' yum." demiş. İyice şaşıran adam: "Peki Efendi Manitu, ne yapmam lazım?" demiş. Hemen cevap gelmiş: "Şimdi sakin bir şekilde sağ tarafındaki yerlinin mızrağını kap, en önde duran ve başında bir sürü tüy olan büyük yerliye sapla" demiş. Adam hemen can havliyle mızrağı kapıp şef yerliyi öldürmüş. Yine aynı ses son kez gürlemiş " İşte şimdi boku yedin evladım!"

öküz davasıı

Doğu köylerinden birinde, kış kıyamette, adamın birisi ölmüş. Köylüler cenazeyi kızakla mezarlığa götürüyorlarmış.Ama daha mezarlığa varmadan, kızak da, öküzler de çamura saplanmış. Köylüler uzaktan öküzlere bağırmışlar çağırmışlarsa da, kimse çamura girmeyi göze alamamış.
O sırada, birisi, bakmış ki; dirilerden hayır yok, ölüye seslenmiş :
-Ulan, öldün öldün de, öküzlere bir "Ho!" diyemeyecek kadar mı öldün, mübarrek

baby.gif

gel.jpg

fotos002.gif

fotos018.gif

fotos006.gif

g005.jpg

 
 

 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol